Milli Saraylar Başkanlığı’na bağlı Topkapı Sarayı’nın Harem bölümünde bulunan Cariyeler Taşlığı ve Cariyeler Hamamı ile Kuşhane Mutfağı, tamamlanan restorasyon çalışmalarının ardından ilk defa ziyarete açıldı. Ziyarete açılan yeni alanlarda, Milli Saraylar Koleksiyonlarında yer alan nesneler ve silikon heykeller kullanılarak canlandırmalar yapıldı.
Ziyarete ilk defa açılan bu alanlarda ayrıca, 120 eser sergilendi.
‘YAKLAŞIK 120 ESERİ DE İÇERİSİNDE SERGİLEYEREK ZİYARETÇİLERİMİZLE BULUŞTURDUK’
DHA’nın haberine göre Milli Saraylar Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, restorasyonu devam eden alanlar olduğunu belirterek, ‘’Topkapı Sarayı’nın restorasyonlarını tamamlanan bölümlerini hızlı bir şekilde ziyaretçilerle buluşturmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda haremde özellikle Cariyeler Taşlığı olarak bilinen kısımda kadın efendiler dairelerinin cariyeler koğuşunun ve cariyeler hamamının olduğu bölümde restorasyonlarımız devam etmektedir. Cariyeler hamamının restorasyonlarını tamamladık ve buranın da bazı hamam eserlerini hamamda kullanılan eserleri orada sergileyerek, yaklaşık 120 eseri de içerisinde sergileyerek ziyaretçilerimizle buluşturduk. Aynı şekilde yine Mabeyn Yolu olarak ve devamı olan Altınyol’da da Kuşhane Mutfağı tefrişini tamamladık” dedi.
‘HEDEFİMİZ SARAYIN HER YERİNİ ZİYARETE AÇMAK’
Kocaman, mutfağın tarihteki kullanım alanına değinerek, “Kuşhane Mutfağı padişahın özel mutfağıdır. Sarayda usul bir yerde mutfakta sadece bir yerde yemek pişirilir. Sarayın belli bölümlerinde sunumlara hazırlanır. Padişahın sofrası da kuşhane mutfağı dediğimiz mutfakta sunumu hazırlanır. Orada hazırlanarak padişaha veya gece ihtiyaç halinde sunulmak üzere bir mutfak oluşturulmuştur. Biz 2019 yılında Topkapı Sarayının restorasyonlarına başladık. Bölümlerin özellikle gerek harem olsun gerekse üçüncü avludaki bölümler olsun bunların restorasyonlarını dönem dönem tamamladık. Üçüncü avluda bulunan seferli koğuşu, hazine, hazine koğuşu ve mukaddes emanetlerin geçen yıl haremde de yine Karaağalar olsun, padişah daireler olsun onların da restorasyonları tamamlanmak üzere. Yakın zamanda da ziyaretçilerimizle oraları buluşturacağız. Milli Saraylar olarak bizim hedefimiz, sarayın her yerini ziyaretçilere açabilmek. Ancak yapıların statik özellikleri ve yapıların giriş, çıkışları ve merdiven özelliklerinden dolayı belli bölümler ziyarete z orlanmakta. Bu nedenden dolayı belki kapalı kalacaktır. Ama onun ötesinde ziyarete açılabilecek bölümler ve ziyaretçinin girebileceği şekilde akışın olabileceği şekildeki bütün mekanları hızlı bir şekilde ziyaretçilerimizle buluşturmak istiyoruz “dedi
‘SARAYDA YAŞAM ALANLARI STATÜYE GÖRE BELİRLENİR’’
Sarayda cariyelerin konumu ve günlük yaşantıları hakkında bilgi veren Kocama, “Malum 400 yıllık, 500 yıllık bir yapı olmasından dolayı da buranın elbetteki belli zorlukları var. Bir de buralar saray – harem hayatının yaşandığı mekan olmasından dolayı da saraydaki yaşayanların statülerine göre mekanlar belirlenmiştir. Bazı mekanlar örneğin Valide Sultan’ın, Hanım sultanların, şehzadelerin ve padişah kızlarının ait olan bölümler biraz daha ferah geniş olurken, hizmet erbabı olarak bildiğimiz cariyelerin mekanları daha dar ve günümüze göre daha kullanışlıdır. Ondan dolayı bu kısımların düzeyi biraz daha zor olmakta. Cariyelerin yaşam alanları genellikle o taşlığın çevresindeki alanlardır. Orada hizmetlerini yürütürler, orada yatarlar. Çocuk yaşta oraya gelirler. Burada önce bir eğitim alırlar bu eğitimden geçen cariyelerin bazıları gözdeler olarak seçilir. Daha sonra ikbal olur ve padişaha kadın efendi olurlar. Çocukken verildikleri için bunlardan valide sultan da olan oluyor. Bazıları da daha sonradan aldıkları eğitim doğrultusunda paşalarla diğer devlet yöneticilerini evlendirilerek saraydan çıkarlar, bazıları ise sarayda kalırlar. Bunlar hizmet erbabı olurlar. Bu hizmet erbabları hayatlarını sarayda geçirir ve hastalanmaları halinde yine taşlığın altında onlara has Cariyeler Hastanesi yapılmıştır.’’ diye konuştu.
(KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)